HER YAŞTAN ÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

Nisan 26, 2013

hasansimsekSevgili Öğrenciler,
İşiniz çok zor, yaşamınız sınavlarla dolu.
Sınavla yatıp sınavla kalkıyorsunuz.
Sınavlar, kalktı kalkacak diyorlar!.
Yaşam boyu sınav kalkmaz, nüfusumuz 75 milyon olduğuna göre, iş alanları kıt, talep fazla olacağından her yerde her zaman karşınıza sınav çıkacaktır.
Yaşıtlarınızın sayısı fazla, eğitimleri eskiye göre daha iyi ama birileri diğerlerini yarışta geçecektir. Bu yarışın sonunda sınavın konulması sizler için büyük bir avantajdır. Yaşamım boyu gözlemlediğim ve sizler için yazdığım  uyarıları harfiyen uygulamanız geleceğinizi belirleycektir.
 
1.İlköğretimden itibaren bütün derslerinizi hakkıyla öğreniniz. Her derse ayrı bir değer veriniz. Ortaokula gelince işlenen ders konularını önce evde, sonra sınıfta, sonra tekrar evde okuyarak öğreniniz. Okulda öğretmeninizi çok iyi dinleyiniz. Yardımcı kitaplardan faydalanınız. Bir iki firmanın yazarlarına bağımlı kalmayın, değişik yayın evlerinin ve yazarlarının kitaplarından test alıştırmaları yapınız. Çünkü her yazarın kendi alanında üretmiş olduğu sorular kendi zekâsı ve konulara hâkimiyeti ile doğru orantılıdır.
 
2.Tekrar, öğrenmenin bir parçasıdır, pekiştirmedir, sık sık konularınızı tekrar ediniz. Unutmayınız bütün sorular sizlerin okudukları kitaplardan çıkar. Bu nedenle işlediğiniz konuları çok iyi anlamaya ve özümlemeye çalışınız. Enerjinizin çoğunu derslerdeki konuları öğrenmeye harcayınız. Kitaplarınızdaki bilgileri yeterli ölçüde öğrenmenizi anlamanız için konu testlerinden yararlanınız. Konu testlerini çözmede zorlanıyorsanız mutlak surette ana kitaba dönün ve konularınızı öğreniniz. Çok test yapmakla başarı sağlanmaz. Derslerdeki konuları öğrenerek başarıya ulaşmanız çok daha kolay bir yöntemdir. Konuları bilmedikten sonra test çözmek bir anlam ifade etmez. Test yaparak değil, ders konularını işleyerek, öğrenerek soruları doğru çözebilirsiniz.
 
3. Çok sayıda güçlü rakipleriniz var. Sizin birilerinin omzuna basarak yükselmenizin tek yolu günde en azından okul dışı üç dört saat çalışmanızla mümkündür. Okul dışı günde üç dört saat ders çalışmayan bir öğrenci hedeflediği iyi bir okula giremez. Girmesi de mümkün değildir. Bu nedenle zamanınızın büyük bir kısmını kitaplarla haşır neşir olarak geçiriniz. Dinlenme amaçlı ders dışı kitapları da bol bol okuyarak kendinizi bilgi, düşünce, zihinsel olgunluk  yönünden geliştiriniz. Orta ve lisede Türk ve yabancı klasiklerden okuyabildiğiniz kadarı ile okuyunuz. Ders dışı bu etkinlik sizi her alanda sınav da dahil destekleyecektir.
 
4. Büyük şehirlerdeki çocukların çoğu okula giderken günde en az iki saatini yollarda geçiriyorlar, üstelik de yoruluyorlar. Kaynak, öğretmen bulma ve benzeri üstünlüklerinin yanında okul yorgunlukları gibi zayıf yönleri de var. Sizler, diğerlerine göre bir iki soru fazla yaparak öne geçebilirsiniz. Bu da işi ciddiye alıp çalışmakla olur.
 
5. Türkçe, matematik , fen dersleri gibi konularda anlayamadığınız konuları mutlaka ders dışı da olsa hocalarınıza sorunuz. Öğrenemediğiniz konuları not edip birilerinden mutlaka öğreniniz. Bu öğreneceğiniz kişi sıra, sınıf ve okul arkadaşınız olduğu gibi öğretmenlerinizden biri de olabilir. Unutmayınız genç öğretmenler çeşitli sınavlardan geçerek sizin karşınıza geldiler. Sizin problemlerinizi çoğu çözer, çözerken de keyif alacaklarını düşünüyorum.
 
6. Dershanelere gitmeyiniz demiyorum. Ama biliniz ki dershaneler abartıdır. Her şey sizde biter, çalışmayan bir öğrenciye dershane bir şey yapamaz. Okulunuzda fen, matematik ve Türkçe gibi derslerde yeterli bir noktada olamıyorsanız ve bu da sizden kaynaklanmıyorsa o zaman belki dershanelerin bir yararı olacaktır. Okuldaki çalışmalarınızı ile dershanede öğrendiklerinizi beyninizde bütünleştirmeniz gerek.
 
7. Taşeli Yöresi’nin yokluğundan, rezilliğinden mahrumiyetinden kurtulmanın tek yolu Türkiye genelinde yaşıtınız olan 1 milyon 850 bin civarındaki öğrencinin içinde ilk 1000- 5000 arasında yer almanız gerekir. Bu yarışta siz hiç de geri değilsiniz. Ben inanıyorum ki sizin birinci işiniz okumak, ikinci işiniz yine okumak, üçüncü ve son işiniz de okumaktır. Yöremizde yetiştirilen  ürünlerin mevcut insanları besleyemediğini sizler de biliyorsunuz.
 
8. Sizin okuyabilmeniz için hiçbir zaman babanızın yoksulluğu ön plana çıkmasın, böyle bir şey düşünmeyiniz, Ülkemizde yoksul ve fakir çocuklar için bütün okulların kapısı sonuna kadar açıktır. Yeter ki siz çalışarak  başarılı olunuz.
  
9. Kapasitenizi tam olarak kullanırsanız ve ders dışı üç dört saat düzenli çalışırsanız hedeflediğiniz okulları kazanırsınız. Unutmayınız, Türkiye’de herhangi bir yere giriş yüzde yüz sınavla olacaktır, ama sınavın adı değişir, şekli değişir o ama kendisi hep olacaktır. Sizin en büyük sermayeniz okullarınızda kazanacağınız davranışlar ve bilgilerdir. Bulunduğunuz sınıfların derslerini özümleyerek geçerseniz, önünüze konulan her türlü baraj engelini  aşacağınızdan emin olmalısınız. “Çalışan kazanır.” atasözü sizin için iyi bir mesajdır.
 
10. İnternet bağımlısı olmayın, gerektiği zaman interneti kullanın, facebook’tan uzak durun. Facebook işsiz güçsüz insanlar içindir. Mutlaka bir yabancı dil öğrenmeye gayret ediniz.
 
11. Son olarak, sağlığınıza ve beslenmenize çok dikkat ediniz, imkânlarınız ölçüsünde yakın çevrenizde bol olan süt, yoğurt, peynir, yumurta, balık …gibi  çeşitli besinleri yiyerek vücut gelişiminize önem veriniz. Ders çalışma aralarında gezin, dolaşın, hava alınız.  Çalışırken açlık aklınıza gelmesin. Sizlerin sağlıklı ve başarılı bireyler olmanızı yürekten diliyorum.
25.04.20013. Hasan ŞİMŞEK

ERMENEK AKLIMA GELİR

Şubat 27, 2013

Ermenek Haber Üzerinde Okunma Sayısı: 102

Yayın Tarihi: 04 Ağustos 2012

yukselsanlierÇocukluk günlerim, hayallerime,
Ne zaman taht kursa ağlarım hemen,
Kan damlar ağlarken hep yüzlerime,
Ermenek aklıma, gelir ’ de hemen,

Ermenek’ in bağları boldur suları,
Taşlardan topraktan, dimdik yolları,
Ermenek güzeldir kim derse desin,
Bir gitsen görürsün, irem bağları.

Suyu var buz gib,i doyulmaz ona,
Dokunmaz hiçbir su, iç kana, kana,
Değirmen döndürür, bulgur un çıkar,
Değirmen dönerken, bakarsın ona.

Havası güzeldir, bizim bu şehrin,
Balık desen çoktur, ırmağın nehrin,
Zümrüt bir vadiden, akardır görün,
Gölü var baraj var, oldukça derin.

Gül konca açarken, bahar gelince,
Halkını bir gör sen, bak sen sevince,
Bağlarda bağ beller her gün gidince,
Batırma yerlerdir, yorgun düşünce.

Balından yağından, görürsen eğer,
Hiç durma al hemen, bulduysan eğer,
Geçersen bir gün sen bu güzel yerden,
Bir gün kal bu yerde, görmeye değer.

Ekmeğini yedim, suyundan içtim,
Dağından bağından, ne otlar biçtim,
Ermenek halkından çeşme başından,
Güzeller içinden, bir güzel seçtim.

Ben sevdim el aldı, dedim ne kader,
Genç yaşta dert buldum beterden beter,
Terk ettim ben yurdu, gitmem daha ben,
Ağlarım her gün ben, desen de yeter.

Unuttum nerdeyse, kendi evimi,
Hiç kimse hiç kimse, sormaz halimi,
El oldum el, artık, kendi yurdumda,
Ermenek tanınmaz oldun değil’ mi ?

A.Yüksel Şanlı er
Antalya
19 Şubat 2011


ERMENEK AKLIMA GELİR

Ağustos 8, 2012

04 Ağustos 2012, 01:57
yukselsanlierÇocukluk günlerim, hayallerime,
Ne zaman taht kursa ağlarım hemen,
Kan damlar ağlarken hep yüzlerime,
Ermenek aklıma, gelir ’ de hemen,Ermenek’ in bağları boldur suları,
Taşlardan topraktan, dimdik yolları,
Ermenek güzeldir kim derse desin,
Bir gitsen görürsün, irem bağları.

Suyu var buz gib,i doyulmaz ona,
Dokunmaz hiçbir su, iç kana, kana,
Değirmen döndürür, bulgur un çıkar,
Değirmen dönerken, bakarsın ona.

Havası güzeldir, bizim bu şehrin,
Balık desen çoktur, ırmağın nehrin,
Zümrüt bir vadiden, akardır görün,
Gölü var baraj var, oldukça derin.

Gül konca açarken, bahar gelince,
Halkını bir gör sen, bak sen sevince,
Bağlarda bağ beller her gün gidince,
Batırma yerlerdir, yorgun düşünce.

Balından yağından, görürsen eğer,
Hiç durma al hemen, bulduysan eğer,
Geçersen bir gün sen bu güzel yerden,
Bir gün kal bu yerde, görmeye değer.

Ekmeğini yedim, suyundan içtim,
Dağından bağından, ne otlar biçtim,
Ermenek halkından çeşme başından,
Güzeller içinden, bir güzel seçtim.

Ben sevdim el aldı, dedim ne kader,
Genç yaşta dert buldum beterden beter,
Terk ettim ben yurdu, gitmem daha ben,
Ağlarım her gün ben, desen de yeter.

Unuttum nerdeyse, kendi evimi,
Hiç kimse hiç kimse, sormaz halimi,
El oldum el, artık, kendi yurdumda,
Ermenek tanınmaz oldun değil’ mi ?

A.Yüksel Şanlı er
Antalya
19 Şubat 2011